Pandemi sürecinde artan tek kullanımlık ürünler, maske ve eldiven kullanımı tüm dünyada plastik atığın ciddi bir yükselişe geçmesine neden oldu.
Sadece 2020 yılında 11 milyon ton plastiği okyanusa karıştığı tahmin ediliyor aynı yıl 370 milyon ton yeni plastik üretildi. Dünyadaki plastik miktarı katlanarak artıyor.
Earth.org’un verilerine göre okyanus yüzeyinde yüzen 1,3 milyon tondan fazla plastik parçası olduğu tahmin ediliyor.
Bu, okyanus yüzeyinin yaklaşık %40’ını kaplayacak bir miktar anlamına geliyor.
Doğada yok olmayan plastikler parçalanarak micro plastikler halinde tüm dünyaya yayılıyor. Micro plastikler, insanların ve hayvanların yaşamını ciddi anlamda tehlikeye sokuyor.
2019 yılında , yumurtadan yeni çıkmış, avuç içi büyüklüğündeki bir kaplumbağa midesinde 104 parça plastikle ölü bulundu.
Plastikler hayvanar üzerinde, karaciğer ve hücre hasarı gibi sorunların yanı sıra üreme sistemlerinde bozulmalar yaratıyor. Nesillerini devam ettirebilme şanslarını azaltıyor.
Bilim adamları, yakında tüm okyanus canlılarının plastikle iç içe kalacağına işaret ediyor. Günümüzde deniz kaplumbağalarının %86’sı, deniz kuşu türlerinin %44’ü ve deniz memelilerinin %43’ü bu mikro plastik parçalarına maruz kalarak hayatlarına devam ediyor.
Dünya okyanuslarında 15-51 trilyon kadar, mikro plastiği dönüşmeyi bekleyen plastik parçası olduğu tahmin ediliyor.
Kritik derecede nesli tükenmekte olan Hawai foklarının yaşam alanlarında büyük miktarlarda plastik enkaz bulunması durumun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Deniz memelileri plastikleri yutmanın yanı sıra plastiğe de bulaşabiliyor. Yavru yuvaları olarak hizmet veren alanları yok edebiliyor.
Micro plastikler, deniz ürünleri yoluyla insanların sindirim sistemine kadar ulaşabiliyor.
Kısa zamanda plastik üretiminin azalması imkanlı gibi görünmüyor ancak bununla bilrikte, çöp sahasına gönderilen plastik miktarını azaltmak, çevreyi ve vahşi yaşamı korumak için çok önemlidir.
doğa okyanus kirliliği mikro plastikler plastik kirliliği